Milli Eğitim Bakanı Tekin: "Terörsüz Türkiye önümüzdeki engelleri kaldıracak"
Afyonkarahisar’da açıklamalarda bulunan Milli Eğitim Bakanı Prof. Dr. Yusuf Tekin, şehitleri rencide edecek hiçbir sürecin içinde bulunmadıklarını ve bulunmayacaklarını vurgulayarak, "Terörsüz Türkiye, ekonomiden turizme, eğitimden demokratik siyasal yaşama kadar her alanda önümüzdeki engellerin birçoğunu ortadan kaldırmamıza vesile olacaktır" dedi.

Afyonkarahisar’da açıklamalarda bulunan Milli Eğitim Bakanı Prof. Dr. Yusuf Tekin, şehitleri rencide edecek hiçbir sürecin içinde bulunmadıklarını ve bulunmayacaklarını vurgulayarak, "Terörsüz Türkiye, ekonomiden turizme, eğitimden demokratik siyasal yaşama kadar her alanda önümüzdeki engellerin birçoğunu ortadan kaldırmamıza vesile olacaktır" dedi.
Milli Eğitim Bakanı Prof. Dr. Yusuf Tekin, bir dizi temasta bulunmak için Afyonkarahisar’a geldi. Bakan Tekin ilk olarak, AK Parti İl Başkanlığı tarafından Afyonkarahisar Öğretmenevi’nde düzenlenen Türkiye Yüzyılı Buluşmaları programı çerçevesinde ’Hep Birlikte Güçlü Türkiye’ toplantısına katıldı. AK Parti Afyonkarahisar İl Başkanı Av. Turgay Şahin, AK Parti Milletvekilleri ve çok sayıda partili katıldığı programda konuşma yapan Bakan Tekin, ’Terörsüz Türkiye’ sürecine ilişkin önemli mesajlar verdi.
"Terörsüz Türkiye önümüzdeki engelleri kaldıracak"
AK Parti’nin Türk siyasal hayatında yaptıklarını ve yapacaklarını çok geniş toplumsal istişarelerle gerçekleştirdiğini belirten Milli Eğitim Bakanı Prof. Dr. Yusuf Tekin, "AK Parti gücünü toplumdan alan bir siyasi gelenek oluşturdu. AK Parti, Türkiye’deki egemen siyasal kültürün jakoben anlayışı yerine toplumdan beslenen toplumla entegre bir biçimde politikalar üreten, devlet politikaları hayata geçiren bir siyasi gelenek başlattı. Afyon’da bulunmamızın ana gerekçesi bu bahsettiğim geleneğin doğal bir parçası olarak buradayız. Biz Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarları döneminde hep bu süreci yürüttük. Yaz aylarında yoğun bir biçimde toplumla hem hal olan yaptıklarını ya da yıl içerisinde planladıklarını toplumla paylaşan bir anlamda demokrasilerin en temel denetim mekanizması olan kamuoyu denetimine kendisini gönüllü olarak açan bir siyasi gelenek bugün bizim burada bulunmamızın gerekçesidir. Sayın Cumhurbaşkanımızın ve Cumhur İttifakı ortağımız MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli’nin açıklamalarıyla destek olduğu bir süreci kamuoyunda hep beraber konuşmak üzere bugün buradayız. ’Terörsüz Türkiye’ adını verdiğimiz bu süreç önümüzdeki dönem Türk siyasetin ana gündem maddelerinden bir tanesi olacak. Bu süreç sağlıklı bir şekilde sonuçlanırsa önümüzdeki yüz yıl Türkiye yüzyılı olarak planlanıp bunu hayata geçirmek isteyen Türk milletine devlete önemli bir imkân sunmuş olacak. Eğer bu proje hayata geçerse, ’Terörsüz Türkiye’ ideali hayata geçerse bizlerin önümüzdeki 100 yılı ’Türkiye Yüzyılı’ yapmak için elimiz ciddi şekilde rahatlatacaktır. Ekonomiden turizme, eğitimden demokratik siyasal yaşama kadar her alanda ’Terörsüz Türkiye’ önümüzdeki engellerin birçoğunu ortadan kaldırmamıza vesile olacaktır. O yüzden bu politikanın toplumsal meşruiyetinin maksimize edilebilmesi ve önümüzdeki sürecin yol haritasının oluşturulması açısından kamuoyundan elde edeceğimiz geri dönüşümler çok önemlidir. İşte o yüzden bu yılki Türkiye buluşmalarının ana teması olarak ’Terörsüz Türkiye’ sürecini planladık bu planlama çerçevesinde genel merkezimizin organize ettiği bir heyetle bugün Afyon’dayız" şeklinde konuştu.
"AK Parti öncesi vesayetçi mekanizmalar egemendi"
Recep Tayyip Erdoğan’ın siyasi harekete başlarken neleri murat ettiğini hatırlatmak istediğini söyleyen Bakan Tekin, "Sayın Cumhurbaşkanımız bu harekete başlatırken nelerden rahatsızdı? Bunu hatırlamak açısından birkaç tane örnek sunmak istiyorum. Türkiye’nin o günkü şartlarda en temel rahatsızlık duyulan konuları malumdur. Biz Türkiye’nin önünde terör olaylarının yoğun bir biçimde yaşandığı bir 10 yılı gördük. AK Parti’nin kurumsallaşma emarelerinin başlangıçların olduğu 2001 öncesi 10 yıl içerisinde Türkiye’de yaşanan bazı olaylar ve siyaset üzerinde vesayetçi mekanizmalar vardı. Hatırlamakta zorlanıyoruz ama birkaç husus var. Mesela 1995 seçimleri öncesinde diğer partiler seçimi hazırlanıp, seçim sürecini yürürken Anayasa Mahkemesi seçim barajını iptal etti ve tüm siyasi partiler bütün hazırlıklarını bir anlamda yeniden gözden geçirmek durumunda kaldı. Aynı kararında Anayasa Mahkemesi milletvekilliği iptal etti. Bu karar üzerinde yürüyen vesayet mekanizmalarından bir tanesi yine Anayasa Mahkemesi’nin 1996 yılında kurulan Refah-Yol hükümeti ile bu hükümetin kurulduğu dönemle ilgili Anayasa Mahkemesi’nin verdiği bir güven oylaması iptali var" ifadelerine yer verdi.
"OHAL’i kaldırmak vatana ihanet olarak yorumlanmıştı"
AK Parti’nin 2002 yılındaki seçimlerde iktidara geldiğini belirten Bakan Tekin, sözlerine şöyle devam etti:
"Siyaset üzerinde vesayetin kol gezdiği yurt dışına çıktığımızda Türkiye’deki demokratik süreçle ilgili olarak anlatırken insanların bize tebessümle baktığı gülümsemeyle baktığı bir Türkiye’yi yaşıyorduk. Demokratik ilkeler açısından Türkiye dünyada yarı şaka yarı ciddi dalga geçilen bir ülkeydi. Ben yıllar önce 190’lı yılların sonunda bir manzara ile karşılaşmış, bir Türk olarak çok utanmıştım. Bir ülkede Türk Lirasının üzerindeki sıfırları sayarak gülen bir grup insanı gördüğünde kahrolmuştum. Demokrasi üzerinde siyasi vesayetler bunlarla sınırlı değildi. 28 Şubat sürecini hepiniz biliyorsunuz. 28 Şubat‘ta hazırlanan askeri yapı, eğitimden, ekonomiye kadar demokratik siyasetten, hukuk düzenine kadar birçok konuya müdahale etti. Dünyanın hiçbir demokratik ülkesinde bu müdahalenin demokrasiyle evrensel hukukun ilkeleri ile evrensel anayasal ilkelerle bağdaştırılması mümkün olmayan adımlardır. Türkiye maalesef o yıllarda bunları yaşıyordu. 2001 yılda AK Parti kurulurken Sayın Cumhurbaşkanımız nasıl bir Türkiye hayal ediyordu? Sayın Cumhurbaşkanımızın öngörüleri; Demokratik hukuk devleti ilkelerinin egemen olduğu bir ülke hayal ediyordu. Bu hayallerin büyük çoğunluğu bugün gerçekleşti. Geriye kalanı da belki Terörsüz Türkiye ile ilgili bugün yürüttüğümüz süreç o süreçle ilgili de Sayın Cumhurbaşkanımızın, Başbakan olduğu tarihten itibaren neler yapıldığına dair bir yol çizmenin ahlaki bir zorunluluk olduğuna inanıyorum."
Bakan Tekin, konuşmasının ardından partililerle kısa süren bir toplantı yaptı ve ardından Afyonkarahisar Valiliği’ni ziyaret etti. Valilik Şeref Defterine imza atan Bakan Tekin, il protokolüyle hatıra fotoğrafı çektirdi.